Şiir

Yort Ey Gönül Sen Bir Zaman

Yort Ey Gönül Sen Bir Zaman

Yort Ey Gönül Sen Bir Zaman Şiiri

Yort ey gönül sen bir zaman, âsûde fâriğ hoş yürü,
Korkma kayıkma kimseden, gussa vu gamdan boş yürü.

Hakikate bakar isen, nefsin sana düşman yeter,
Var imdi ol nefsin ile uruş savaş tokuş yürü.

Nefstir eri yolda koyan, yolda kalır nefse uyan,
Ne işin var kimse ile, nefsine kakı boş yürü.

Diler isen bû dünyanın şerrinden olasın emin,
Terkeyle bû kibr u kini hırkaya gir derviş yürü.

İster isen bû dünyada ebedi sarhoş olasın,
Aşk kadehin dolu getir on iki ay sarhoş yürü.

Kimse bağına girmegil, kimse gülünü dermegil,
Var kendi maşûkun ile bahçede ol alış yürü.

Gönüllerde iğ olmagıl, mahfillerde çiğ olmagıl,
Çiğ nesnenin ne tadı var, gel aşk oduna piş yürü.

Yunus şimdi hoş söylersin, dinleyene şerheylersin,
Halka nasihat satınca, er ol yoluna koş yürü.

Yunus Emre (k.s)


Lügat:

yort: atın kısa adımlarla hızlı yürüyüşü, tırıs.
âsûde: üzüntü ve sıkıntılardan uzak, sessiz, dingin.
fariğ: vazgeçmiş, çekilmiş. rahat, âsûde. boş, işini bitirmiş, işsiz.
gussa: acı, üzüntü, dert, sıkıntı, ıstırap, tasa, bulantı, gam.
hakikât: zahirin ardındaki örtülü ve gizli mana, dinî hayatın en yüksek seviyede yaşanarak ilâhî sırlara aşina olunmasıdır.
uruşmak: vuruşmak.
kakımak: sert sözler söylemek, paylamak, kızmak, öfkelenmek.
şer: kötü eylem, kötülük. dince kötü sayılan, yapılmaması gereken iş, hayır olmayan iş.
maşuk: sevgili. sevilen, aşık olunan.
mahfil: toplantı yeri, toplanmış kimseler, camilerde parmaklıkla ayrılmış yüksek yer.
od: ateş, edebiyatta/tasavvufta aşk ateşi olarak da kullanılır.
şerhetme: açıklamak, ayrıntısına inerek açıklamak, yorumlamak. bir eser yazarak açıklamak.
şerh eylemek: şerh etme işi.


Yort Ey Gönül Sen Bir Zaman Şiiri
Yunus Emre Şiirleri
Yunus Emre Divânı

Yorum Yaz