Şiir

Sahhâ Ol Aşık Canına

Sahhâ Ol Aşık Canına

Sahhâ Ol Aşık Canına Şiiri

Sahhâ ol aşık canına kim dost ile visâli var
Canı birdir ma’şuk ile dahi ne türlü hâli var

Cân u gönül akl u fehim nisâr olsun ma’şûkuna
Pes âşıkın ondan ayrı dahi ne mülk ü malı var

Bu yer ü gök ü arş u ferş aşk dadı ile kaimdir
Bünyadı aşktır âşıka her bir arada eli var

Âşıkların ne kim varı tecrîd gerektir arada
Her nesneye ol hükmeder her yol içinde yolu var

Baki dirlik, seven kişi gerek tuta aşk eteğin
Aşktan artık her nesnenin değşirilir zevâli var

Âşıklara işbu suret meselâ gökçek gibidir
Yüzbin gömlek eskidirse âşıkların muhali var

Niceler aydır Yunus’a çün kocaldın aşkı kogıl
Rûzigâr uğramaz aşka aşkın ne ay u yılı var.

Yunus Emre (k.s)


Lügat:

sahhâ: kulakları sağır eden şiddetli bağırış ve çığlık.
visal: sevgiliye kavuşma.
maşuk: sevgili. sevilen, aşık olunan.
fehim: zekî, anlayışlı, akıllı (kimse).
nisar: saçma, saçılma, serpme, serpilme. i’ta etmek. vermek.
mülk: ev, dükkân, arsa, arazi gibi taşınmaz mal. vakıf olmayıp doğrudan doğruya birinin malı olan yer ya da yapı.
ferş: yeryüzü, döşeme, yayma, serme, toprağı ve umumiyetle basılacak ve gezilecek yeri örtmek üzere bir şeyi döşetme.
dâd: ihsan, vergi. adalet, doğruluk.
kaim: ayakta duran, bir işte sebat eden, direnen, duran, bir şeyi yapan icra eden, Allah’ın emrini ifa eden, mevcut, baki.
bünyad: temel, esas, yapı, bina.
tecrit: soyma, soyulma. ayrı tutma, temizleme, ayırma.
zeval: yok edilme, yok olma, ortadan kalkma, sona erme. bozulma; suç, kabahat, mesuliyet.
suret: biçim, görünüş. yazı ya da resim kopyası.
gökçek: güzel, sevimli, hoş kimse.
muhâl: imkan dahilinde olmayan, halli mümkün olmayan; olamaz, olmaz, olmayacak, olması, gerçekleşmesi olanaksız.
kogıl: bırak, çek.


Ayrıca bakınızYunus Emre Sözleri” ve “Resimli Yunus Emre Sözleri” başlıklı sayfalarımıza…


Sahhâ Ol Aşık Canına Şiiri
Yunus Emre Şiirleri
Yunus Emre Divânı

Yorum Yaz