Şiir

Nice ki O Maşuk ile

Nice ki O Maşuk ile

Nice ki O Maşuk ile Şiiri

Nice ki o maşuk ile ben râzımı bir eyleyim,
Garkolam müşâhedeye ermeye tedbir eyleyim.

Kimdir ki onu görüben gizleni kaldı ahvâli,
Göster bana o kişiyi ben dahî bir eyleyim.

Bu halâyık aydır bana, sakla onu can içinde,
Bir zerresi yüz bin cihan, ayıt nice sırreyleyim.

Şunun gibi çapük nazar, bir nazarda yüz bin Mûsâ,
Şer-mest ü hayran kamusu de nice tedbir eyleyim.

Farz değildir kamulara Tûr’da münâcât eylemek,
Ben nerdeysem dost ondadır, her bir yeri Tûr eyleyim.

Hidâyet erdi kamuya hevâsından geçmezlere,
Tevfıyk yüzün yere urup aşkımı sir-gîr eyleyim.

Muhakkıklar göredurur Yunus gözü gördüğünü,
Düşüm söyleyeyim sana necm ile tabir eyleyim.

Yunus Emre (k.s)


Lügat:

maşuk: sevgili. sevilen, aşık olunan.
raz: gizli sır, saklı şey.
gark olmak: gömülmek, batmak, boğulmak. bir şeyden bol miktarda olmak.
müşahade: görme, gözlem.
ahval: durumlar, hâller, vaziyetler.
halayık: kadın köle, cariye.
zerre: çok ufacık parçacık.
cihan: dünya. evren.
ayıtmak: eyitmek, söylemek, demek. bkz. eyit.
kamu: hep, bütün, halk hizmeti gören devlet organlarının tümü.
münacat: Allah’ayakarma, yakarış.
hidâyet: doğru yola girmek, doğru yolu göstermek. doğru yol, kılavuzluk.
heva: arzu, meyil, heves.
tevfik: Allâh’ın yardımı, başarıya ulaştırması. Kulun işlediği amellerin Allâh’ın rızâsına uygun olması anlamlarına gelmektedir.
urmak: vurmak.
muhâkkik: gerçeği araştıran, soruşturucu; bir şeyin hak olup olmadığını tespit etmek ve gerçek yönünü ortaya koyup tasdik eden, bir şeyin doğru olup olmadığını belirlemek için araştırıp inceleyen ve hakkaniyetini tescil eden.
necm: yıldız.
tabir: anlatım, deyiş.


Nice ki O Maşuk ile Şiiri
Yunus Emre Şiirleri
Yunus Emre Divânı

Yorum Yaz