Şiir

Çalap Adem Cismini Topraktan Can Eyledi

Çalap Adem Cismini Topraktan Can Eyledi

Çalap Adem Cismini Topraktan Can Eyledi şiiri

Çalap, Adem cismini topraktan can eyledi,
Şeytan geldi Adem’e tapmağa ar eyledi.

Dedi ben oddan nurdan, o bir avuç topraktan,
Bilmedi ki kim Adem için gevher eyledi.

Zahir gördü Adem’in batınına bakmadı,
Bilmedi kim Adem’i halkı sever eyledi.

Kırk yıl kalıbı yattı, adı alemi tuttu,
Gör şeytan buğzundan ne fitneler eyledi.

Adem toprak yatmıştı, at alemi tutmuştu,
Fikrine bak İblis’in yani hüner eyledi.

O yürüyen atları sürdü Adem üstüne,
Adem’in mekr irgürüp yani zafer eyledi.

Adem’in göbeğinden Çalap yarattı onu,
Vaff diye durdu urdu kaçtı güzar eyledi.

Çün durdu Adem devri bu idi Musa kavli,
İş bu söz yavlak bana katı eser eyledi.

Musa gönüldü Tur’a Hakk’la münacat kılar,
Gördü kim bir su akar Musa nazar eyledi.

Musa dedi göreyim, bu su ne yerden gelir,
Ger böyle akar ise zır ü zeber eyledi.

İleri vardı Musa, lain oturmuş ağlar,
Gözünün yaşı imiş, o su pınar eyledi.

Musa dedi laine, ağladığın nedendir,
Nideyim ağlamadan der işim zar eyledi.

Mukarrebdim Musa, ben o Hakk’ın dergahında,
Götürdü vurdu yere işimi şer eyledi.

Sen bilmez misin Musa ben neden ayrıldığım,
Şunlar öğüme düştü beni humar eyledi.

Çalap’tan erdi nîdâ hani emânet dedi
Ol nîdâya canını Mûsâ nisâr eyledi

Vargıl değil ya Musa rahmet eylesin bana,
Tövbe kılıp işine hoş istiğfar eyledi.

Musa erdi hacete, Hakk ile münacata,
Unutdu emaneti söz muhtasar eyledi.

Mûsâ geldi laîne dedi Hakk’ın buyruğun
Secdeyi işitince döndü inkâr eyledi

Hakk Musa’ya ayıttı, unuttun emaneti,
O nidaya canını Musa nisar eyledi.

Vargıl degil Ya Musa, rahmet edeyim ona,
Secde etsin Adem’e çün istiğfar eyledi.

Ben ondan umar idim, derdime derman kıla,
Dahi artırdı derdim, yani tımar eyledi.

Ben eğer tapsam ona, o vaktin tapar idim,
Şimdi hod toprak olup zır ü zeber eyledi.

Adem İblis kim ola, işi işleten Çalap,
Ayı günü yaratıp leyl ü nehar eyledi.

Mana nedir İblis’den, cahillik kamu bizden,
Ne duydun iş bu sözden, sırrı esrar eyledi.

Çalap aydur şu kula, inayet benden ola,
Ne Şeytan azdırırsar, ne kime kâr eyledi.

Altı bin yedi yüz yıldan geçen Adem’i,
Dile getirdi Yunus, sözü tekrar eyledi.

Yunus Emre (k.s)


Lügat:

ar: utanma duygusunu, namus.
od: ateş, edebiyatta/tasavvufta aşk ateşi olarak da kullanılır.
gevher: cevher, inci, elmas, değerli taş.
zahir: açık, berrak, âşikâr olmuş. görünen, meydanda olan, görünürdeki. içten olmayan, yapmacık.
bâtın: iç yüz, dâhil, derûn, zamir. sır. “görünmeyen, gizli olan” anlamında Esmâ-ul Hüsnâ’dandır (Allah’ın en güzel isimlerindir).
buğz: kin, nefret, düşmanlık.
fitne: Sınama, maddî ve mânevî sıkıntı, üzüntü, belâ ve felâketle imtihan etme.
mekr: hile, aldatma. hile, oyun, düzen. hile ile aldatma, maksadından vazgeçirme. bir kimseye, hiç beklemediği, ummadığı yerden hîle yapmak, tuzak kurmak sûretiyle zarar vermeye çalışmak.
güzar: geçiş, geçme. beceren, halleden, yapan. dolaşma, gezinti. güzer eylemek: geçmek.
yavlak: kötü, fena, değersiz, yavuz, düşkün, her şeyin kötüsü, çok, çok fazla.
münacat: Allah’ayakarma, yakarış.
zır ü zeber: altüst, karmakarışık, darmadağın.
lain: lânetlenmiş, Hakk’ın rahmetinden mahrum olmuş, lânetli.
zar eylemek: ağlayıp inlemek.
şer: kötü eylem, kötülük. dince kötü sayılan, yapılmaması gereken iş, hayır olmayan iş.
humar: içkiden sonra gelen baş ağrısı ve sersemlik.
nidâ: bağırma, çağırma, seslenme.
nisar: saçma, saçılma, serpme, serpilme. i’ta etmek. vermek.
istiğfar: Allah’tan suçlarının bağışlanmasını dileme, tövbe.
hacet: herhangi bir şey için gerekli olma. gereklilik.
muhtasar: ayrıntılı olmayan, derli toplu, kısa, öz, mücmel. gösteriş ve tantanadan uzak, gösterişsiz. büyük kitapların ayrıntı ve tekrarları çıkarılarak meydana getirilen kısaltılmış şekli.
ayıtmak: eyitmek, söylemek, demek. bkz. eyit.
tımar: yara bakımı, bakıp iyileştirme. tımar eylemek: yaralara bakmak, yaraları temizleyip iyileştirmek.
leyl ü nehar: gece gündüz.


Çalap Adem Cismini Topraktan Can Eyledi Şiiri
Yunus Emre Şiirleri
Yunus Emre Divânı

Yorum Yaz