Şiir

İsrâfil Sûru Vurula

İsrâfil Sûru Vurula

İsrâfil Sûru Vurula Şiiri

İsrâfil suru vurula,
Yer ve gökyüzü değşirile.
Harâb ola yaş ve kuru,
Çerh-i felekte yorula.

Kimsene kalmaya bunda,
Fenâ ola hepi sinde.
Mîkâil’in dükkânında,
Şu hak terazi kurula.

Ayan ola çün cümle iş,
Kurtulmaya yad ve biliş.
Gele fülân ibni fülân,
Hep adı ile çağrıla.

Cümle halayık hep bite,
Yeryüzünü düpdüz tuta.
Hükmeyleye Cebbâr vakte,
Mahşer depe hep sürüle.

Kopa kıyâmetin hevli,
İkinci nefhanın kavli.
Üçüncü nefha içinde,
Yerlerin yüzü yarıla.

Çün gele sıddıyk u zaîf,
Âşıklara yoktur havıf.
Yarınki mahşer gününde,
Yevme yeşfau kurula.

Yunus var yarağın eylen,
Yol korkuludur key eğlen.
Önünde katran denizi,
Kıldan sırat da gerile.

Yunus Emre (k.s)


Lügat:

çarh-ı felek: gökyüzü, sema, arş. talih, şans, sihir.
sin: ölü gömülen yer, gömüt, mezar, kabir, metfen, makber.
ayân: belli, açık, Osmanlılar’da bir kentin ileri gelenleri; meclis üyesi.
yad: anma, hatıra, hatırda tutma, zikretme.
fülan: belirsiz bir şey, filan. falan, filan, falanca.
halayık: kadın köle, cariye.
kavil: söz, söz verme. anlaşma, sözleşme.
nefha: kıyametin kopmasını ve insanların yeniden dirilmesini ifade eden bir Kur’an terimi. hoş koku. tatlı esinti.
sıddık: içten bağlı olan, sadık.
zaîf: kalp, eksik akçe. güçsüz, iktidarsız, kuvveti az, kuvvetsiz, tâkatsız. kansız. gevşek, tenbel. zayıf, güçsüz.
havf: korku.
yarag: uygun, münasip.
key: için, tâ ki, hangi, nasıl?
katran: siyah, sert kokulu, süretle yanan, hararetli, keskin ve suda erimeyen bir madde.


İsrâfil Sûru Vurula Şiiri
Yunus Emre Şiirleri
Yunus Emre Divânı

Yorum Yaz